Eyvah, Baba Oluyorum!

Eyvah, Baba Oluyorum!
“Baba oluyorsun.”
Kısa, sade ama hayatın akışını bir anda değiştiren bir cümle.
Birçok erkek için bu cümle duyulduğu anda karmaşık bir duygu seli başlar: sevinç, heyecan, şaşkınlık, kaygı ve belirsizlik iç içe geçer. “Hazır mıyım?”, “Nasıl bir baba olacağım?”, “Ya yanlış yaparsam?” gibi düşünceler zihinde dönmeye başlar. Oysa bu duygular tamamen doğaldır. Baba olmak, planlanmış bir yeterlilik değil, yaşanarak öğrenilen bir dönüşümdür.
Hamilelik süreci genellikle anne üzerinden anlatılsa da, bu dönem babalar için de yoğun bir psikolojik değişim sürecidir. Kadın bedensel olarak doğuma hazırlanırken, erkek zihinsel olarak yeni bir kimliğe adım atar. Kontrolün elinde olmaması, partnerine nasıl destek olacağını bilememesi ya da yetersizlik hissetmesi oldukça yaygındır. Bu duygular, “zayıflık” değil; duygusal farkındalığın başlangıcıdır. Çünkü farkında olan bir baba, çocuğuyla bağ kurmaya da daha hazır hale gelir.
Birçok baba adayı, hissettiklerini dile getirmekte zorlanır. “Babanın güçlü olması gerekir” anlayışı, duygularını bastırmalarına neden olur. Oysa bu dönemde yaşanan karmaşa, hazırlıksızlık değil, içsel bir hazırlığın işaretidir. Baba olmak doğuştan gelen bir içgüdü değil, zamanla gelişen bir ilişki biçimidir. Her “eyvah” duygusunun altında, derin bir sevgi ve koruma isteği vardır.
Bu süreci daha farkında ve sağlıklı biçimde yaşamak için bazı küçük ama etkili yaklaşımlar fark yaratabilir:
Duyguların Üzerine Düşünmek
Kaygı, tedirginlik ya da yetersizlik hissi, çoğu baba adayında görülür. Bu duygular bastırılmak yerine fark edildiğinde, ilişkilere derinlik katar. Partnerle ya da bir uzmanla paylaşmak, hem güveni hem de karşılıklı anlayışı güçlendirir. Duygularını tanıyan bir baba, çocuğuna da duygusal farkındalık kazandırabilir.
Sürece Eşlik Etmek
Hamilelik dönemi, yalnızca beklemekten ibaret değildir. Bu süreç, eşler arasında duygusal bağın derinleştiği bir dönem haline gelebilir. Doktor kontrollerine katılmak, bebekle ilgili hazırlıklarda yer almak ya da eşin duygularını anlamaya çalışmak, babalık deneyimini daha bütünlüklü hale getirir.
Gerçek Olmak
Hiçbir baba mükemmel değildir. Çocuğun ihtiyacı her şeyi bilen bir baba değil, yanında var olabilen bir babadır. Hatalar, öğrenme sürecinin doğal bir parçasıdır. Gerçeklik, mükemmellikten çok daha değerlidir.
Bağ Kurma Sürecine Zaman Tanımak
Bazı babalar bebekleriyle ilk andan itibaren güçlü bir bağ hissederken, bazıları için bu süreç daha yavaş gelişir. Bu farklılık oldukça doğaldır. İlk temas, göz teması ya da sadece yanında olma hali, bağın sessiz ama derin temellerini oluşturur.
Kendi Kimliğini Yeniden Keşfetmek
Babalık, yalnızca bir role girmek değil; kişinin kendi iç dünyasıyla yeniden tanışmasıdır. Kendi çocukluk deneyimlerine, baba figürüne ve değerlerine dönüp bakmak, nasıl bir baba olmak istediğini anlamaya yardımcı olur. Bu farkındalık, hem bireysel hem de kuşaklar arası bir iyileşmenin kapısını aralayabilir.
Zamanla, “Eyvah baba oluyorum!” cümlesi bir korkunun değil, bir farkındalığın ifadesine dönüşür. Çünkü babalık, yalnızca çocuğun değil, babanın da yeniden doğuşudur. Her yeni gün biraz daha anlayış, biraz daha sevgi ve biraz daha bağ anlamına gelir. Hiçbir baba başta tamamen hazır değildir, ama her baba zamanla öğrenir. Ve bir gün dönüp baktığında, o ilk “eyvah”ın yerini kocaman bir “iyi ki” alır.
— Klinik Psikolog Aycan GEYİK